Anadolu’nun ruh cephesinin mimarları insanın ruhunu yüceltmiş, asırlarca o çileli insan kah omuzlara almış ,kah elinden tutmuştur.
Ufuklarda görülen iradenin erittiği ıstırabın yaktığı meşale ,Yunusların ,Mevlanaların attığı adımlardan arda kalan ancak hissedilir İzlerdir. Bu Istırap içinde yine genç nesiller yetişmiş bu yola revan olmuşlardı bu serüven devam etmektedir. İşte tam burada bu ıstırap bu sancı ile yaşayan Yusuf Kaplan hocamızın hareketi ile MTO hareketi bu ruh kökeni kazanılması ve tekrar inşası ve onarımı için yola çıkmıştır. Zira bu yol meşakkatli dikenli yoldur. Nefsini düşünenlerin basit düşüncelerin basiretlinmiş ruhların değil. Akıl ve ruhu harekete geçirmek için Anadolu’nun asıl ruhunu koklamak kalbini ruhunu için çıkılan bir yoldur. Bu ruhu silmek gölgelerini ötelemek isteyen karanlık ruhlar Siyonist düşünceler Anadolu’nun ruhu ile sürekli uğraşmış kendi şeytani emellerine göre şekillendirmeye Yunus’un ,Mevlana’nın yolunu silmeye çalışmış ,zaman zaman muvafık olmuşsalar bile karanlık ruhlar asırların silemediği bu izi bu çırayı Anadolu’nun bozkırlarında tekrar karşısına diriliş ruhu ile çıkmıştır. Bu diriliş ruhunu Anadolu toprakları üzerinde diriltmek aynı Yunus’un Mevlana’nın metotlarla, aynı aşkla tanıyor ve, sevmekle mümkündür. Yusuf Kaplan hocamız ve talebeleri bu diriliş meşalesini bu yöntemle ateşlemişlerdir. Çıktıkları yol Anadolu toprakları bereketli ve hayırlı olsun .Bu yazı nezdinde Yusuf Kaplan hocayı tebrik ve teşekkür ederiz .
Zira Yunus’suz ,Mevlana ’sız Anadolu’nun romanı onlardan uzak yazılamaz.Anadolunun sanatı onlardan ayrı onların diriliş ruhu sevgi dilinden uzak olamaz. Bir çok karanlık ellerin yıllarca onu ezen ellerin, zihinlerin meydana getirdiği sun’i çizgiler ve sesler değildir. Anadolu’da yapılacak değişim; çerçeveli siyah gözlüklerinden Dünya’yı toz pembe gören insanların karı değildir. Anadolu’ya uzanacak eller bir takım hesapların maşası olmamalıdır.
Anadolu, kendi romanını kendisi yazacak sanatını, dirilişini yine kendisi yapacaktır. Onunla hemdert olan onun ıstırap ,çilesinin mahsulü evlatları yapacaktır. Yeter ki, ona vaatle bulunmasınlar onun ruhunu ezmesinler .Seni ben doyuruyorum diyen tüccardan uzak tutsunlar.
Zira Anadolu insanı senelerdir terkedilmiş kundağında ; Yunus’un adımlarının çıkardığı sesi bulmuştur ve Mevlana’nın yaktığı aşk çırasının ışıkları henüz ufuklardadır
BİR CEVAP YAZ
E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Doldurulması zorunlu alanlar işaretlendi *
BİR CEVAP YAZ